27 Temmuz 2013 Cumartesi

1.1 Analog mu? O da ne?

   "Vira Bismillah" adlı giriş yazımda dijital makinelerin fiyatlarından yakınıp,analog bir makine ile fotoğrafa başladığımdan bahsetmiştim.Peki ya neydi bu analog? Kalmış mıydı onlardan? Zor olmuyor muydu ya? Bide nerden alıyorum onun şeylerini? Ee peki fotoğrafları nasıl görüyorum,böyle bilgisayarda falan olur mu?  Bütün bu soruların cevapları ve daha fazlası için,analog un dünyasını sizlere tanıtmak için bu yazıyı hazırladım :)

Öncelikle analog fotoğraf makinesi nedir?


   Fotoğraf makinelerinden "1-Fotoğrafa Giriş"  dersinde kısaca bahsetmiştim.Hatta orada analog ve dijital makinelerin çalışma prensiplerini de açıklamıştım.Ama daha detaylı olarak bakacak olursak analog fotoğraf makineleri,görüntünün film adı verilen kimyasal bir yüzeye ışıkla hapsedildiği makinelerdir.Aslında ışık filmin yüzeyinde dalga boyuna göre lekeler bırakır.Renklerin dalga boyu farklı olduğu için fotoğraflar da renkli çekilebilir.

  Analog makineler dijital makinelere göre daha sadedir.SLR olanlarda ıncık cıncık modlar,özellikler olmasa da temel ayarları rahatlıkla yapabilirsiniz.Kompakt olanlarla aynı dijitaller gibi "bas-çek" çekim yapabilirsiniz.


  Analog makinelerde, günümüzdeki dijital makinelerdeki  autofocus(otomatik odaklanma-netleme) özelliği,otomatik çekim modları olmayabilir.Son model ve binlerce lira olan Leica modelleri dışında dijital ekranı yoktur.Çektiğiniz kareyi anında göremezsiniz.


Öyleyse çektiğim kareyi nasıl göreceğim?


Çektiğiniz kareyi görmek,sonuç almak için filmdeki bu izleri kimyasallarla geliştirmeniz(ki o olaya banyo diyoruz),yine kimyasallar yoluyla yüzeyi gümüş bromürle kaplı ve ışığa duyarlı olan fotoğraf kağıdına basmanız gerekir. Tabi ki bu atadan dededen kalma(!) gibi görünen yöntemi sıkıcı bulabilirsiniz,fotoğraflarınızı arkadaşlarınız gibi facebook a twitter a yüklemek yada dijital olarak arşivlemek isteyebilirsiniz .İşte bunun için geliştirilmiş tarayıcılar var.Filmi banyodan sonra baskı yapmadan tarayıp,direk dijital ortama aktarabiliyorsunuz.Baskı olayını çok sevip saygı duysam da pratiklik açısından bende filmleri tarama yolunu tercih ediyorum.

Bu biraz eziyetli mi ne...


  Gençler adına konuşacak olursam birçoğumuz teknolojinin ve hızın içinde büyüdük.Son teknoloji veya profesyonel olmasa bile dijital bi makine ile fotoğraf çekebiliyor,eve gider gitmez paylaşıp,arşivleyebiliyoruz. Bu yüzden 30-40 yıllık bir makine ile tamamen manuel olarak fotoğraf çekmek,sonuçları için beklemek ve para ödemek biraz anlamsız gelebilir.Ama analog büyük bir keyiftir. 
LOMOGRAPHY akımını duymuşsunuzdur belki;yeni,filmli,rengarenk makineler üretiliyor.Ama bu daha çok arkadaşlarınızla çekinmek,yeni şeyler denemek üzerine bir oluşum.Benim bahsettiğim analog,gerçek anlamda bir hobidir.Deklanşöre bastığınızdaki o ses,filmdeki kareleri sayıp yeri gelince çekim yapmaya bile kıyamamak,film biter bitmez heyecanla filmi fotoğrafçıya götürüp sonuçları beklemek,bu sırada nasıl çıktıklarını ve neler çektiğinizi hayal etmek,merak etmek,fotoğrafçıdan sonuçları alınca hemen film rulosunu açıp,herhangi bir ışığa tutup çektiğiniz kareleri anlamaya çalışmak(bu sırada biraz garip görünüyorsunuz tabi,hele şapşal şapşal gülüyorsanız) ve şu an aklıma gelmeyen birçok şey...Bütün bunlar bu işten keyif almanın bir parçası.Tabi bütün bunlar "Neden analog?" sorusunun duygusal ve soyut cevapları.


Gelelim daha bilimsel ve somut cevaplara:


Analogun artıları:


- Analog makineler siyah beyaz resimleri daha detaylı çekebilirler.

- Film dijital görüntülere oranla hala daha yüksek çözünürlüğe sahiptir.(Neden dijitallerden yüksek olduğunu "1.2 Crop Sensör,Full Frame Makine mi? O da ne?" konusunda açıklayacağım) 







- Analog makineler mekanik bir sistem ile çalışır.Herhangi bir güç kaynağına ihtiyacı yoktur(pil,batarya gibi).Yani bataryayı bitirme,yedek pil taşıma gibi dertleriniz olmaz.
- Pek çok dijital fotoğraf makinesi analog a göre daha düşük dinamik erime sahiptir.
- Dijital makinelerde aşırı ışıklı alanlarda ayrıntılar kaybolacak şekilde beyaza dönüşür. Analogda  detaylar az da olsa korunur.
- Yüksek ISO sayısal görüntüde renkli benekler olarak ortaya çıkar. Yüksek ISO filmle çekilen analog görüntüde ise daha az göze çarpan kabartılar olarak ortaya çıkar. Bu benekler bilgisayarda düzeltilse de görüntü kalitesi ve ayrıntılar olumsuz etkilenebilir.YANİ karanlıkta dijitallere göre daha iyi çekim yapabilmenize olanak sağlar diyebiliriz.

Dijitalin artıları:


- Anında sonuç alınır ve dijital ekran vardır.Bu sayede fotoğraftaki kusurları anında görüp düzeltebilirsiniz.

- Hafıza kartı sayesinde binlerce resim çekebilme,depolayabilme özelliğine sahiptir.(Bir film rulosunda 24 yada 36 poz bulunur.)
- Resimler bilgisayar ortamına daha kolay aktarılır,tarayıcı gerekmez.
- Baskı daha kolay yapılır(Herhangi bir yazıcı ile olabilir)
- Sesli video çekimi yapılabilir.

- Daha kolay kesme,düzenleme imkanı vardır.
- Titreme önleme,gps,pusula,konum etiketleme,anında paylaşma gibi teknolojik artıları vardır.
- ISO ayarını kolay değiştirebilirsiniz.(Analogda istediğiniz iso ayarında film takmanız gerekir.)
- Dijital zoom yapabilirsiniz(Çok artı birşey mi emin değilim,fotoğraf kalitesi düşüyor)


  Analog fotoğraf makineleri hakkında ileride daha detaylı bir şeyler hazırlamayı düşünüyorum(film ve makine çeşitleri üzerine).Ama o zamana kadar daha ayrıntılı bilgi için burayı öneririm.Ayrıca facebook'ta Ahan da Fotoğraf adlı sayfayı takip etmenizi öneririm,orada da her türlü sorunuz sevecenlikle cevaplanacaktır,ayrıca fotoğraf incelemek açısından da güzel olur :)

  Sağlıcakla kalııın :)




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder